Bu Blogda Ara

27 Nisan 2012 Cuma

SMİLE KİDS GYM


 

Uzun zamandır yazmak istediğim bir yazı bu. Smile Kids ile şu bu aralar çok moda olan fırsat sitelerinden birinde tanıştım. Haftada bir saatten toplam 4 haftalık bir fırsat yakalamıştım denemek istedim ve iyi ki de denemişim diyorum.
Smile kids Mustafa Kemal Mahallesinde (CEPA ve KENTPARK Arkası)  Gazi Üniversitesi Beden Eğitimi ve Spor Yüksek Okulundan mezun deneyimli eğitmen kadrosuyla miniklerimize hizmet veren bir yer. Miniklerimiz için artistik-ritmik jimnastik, baby gym, kids cardio, aikido ve taekwando, yetişkinler için de pilates ve power yoga seçenekleri var. Ayrıca oyun grupları ve doğum günü partileri için de hizmet veriyorlar. Biz yaşımıza uygun olan baby gym'i seçtik. Baby Gym 12 aylık bebeklerden 3 yaşına kadar tüm çocuklara göre özel olarak hazırlanan ve uzmanlar eşliğinde yaptırılan bir egzersiz programı.Temel kas gruplarına yönelik yapılan çalışmalarda yaş gruplarına göre esnekliklerini korumaya ve arttırmaya yönelik, hareket kabiliyetlerini artırıcı, ince motor yeteneklerini geliştirici, kaslarını yaşının el verdiği derecede güçlendirici egzersizler yaptırılıyor.
Önce ısınma hareketleri ile başlıyoruz. Isınma hareketlerini yaptıran Ufuk Hoca bir hikaye eşliğinde bu hareketleri yaptırıyor. İlk gittiğimizde bizimkiler kesinlikle Ufuk Hoca' nın yaptıklarını tekrarlamaz derken bir de ne göreyim: Bizim minnoşlar adamdan büyülenmiş gibi diktiler gözlerini, adam ne yapsa aynen tekrarlıyorlar.
Sonra sıra geldi parkur bölümüne. Jimnastik minderlerinden bir parkur hazırlıyorlar. Bu arada bu parkur her gitiğimizde değişti yani her gidişimizde farklı çalışmalar yaptırdılar. Tırmanma, sallanma, sürünme, takla atma, dengede yürümeye çalışma her şeyi yaptırdılar.Yerler duvardan duvara minderle kaplı olduğu için yuvarlanıyorlar, düşüyorlar kalkıyorlar, bu serbestlik aman düşeceksin diye müdahale etmeyişimiz onları inanılmaz mutlu etti. Çok keyif aldılar..   

Ders sonunda ise çocuklar için ayrılan oyun bölümünde çocuklar oyuncaklarla diledikleri gibi oynayarak vakit geçirdiler.  Kocaman toplarla oynadık
Ağırlık çalışması yaptık :)))

İpe bağlanmış topun üzerinde sallandık

Tünelden geç(tik)meye çalıştık. Tünelin içinde geri döndük, baba bir taraftan anne bir taraftan çağırınca nereye gideceğimizi şaşırdık.


Davul çaldık. Bu Alper' in darbuka, davul çalma mevzusu tamamiyle ayrı bir yazının konusu. Sırf bu yüzden yaşlarına uygun müzikli bir etkinlik arayışındayım duyurulur. 


Keyfimize diyecek yoktu



Duyduğum kadarıyla burada gözetmen eşliğinde oyun grupları da kuruluyor, anneler içerdeki kafede birşeyler yiyip içip sohbet ederken çocuklar gözetmenler eşliğinde birbiriyle kaynaşıyormuş.
Personel çok çok güler yüzlü. Hepsi birbirinden tatlı. 
Kısacası kesinlikle çocuklarınızı bu güzellikten mahrum bırakmayın.

5 Nisan 2012 Perşembe

İKİNCİ TRAŞIMIZ :)




Ev ortamında yapılan ilk traşımızdan ŞURADA sözetmiştim. İkinci traşımızı ev ortamı yerine gerçek bir berber ortamında gerçekleştirelim dedik ama yine de yumuşatılmış bir geçiş yapmaya karar verdik ve bebek kuaförüne götürelim dedik. Araştırmalarım sonucunda ( esasen, ilk traşta da buraya götürmeyi teklif etmiştim benim kocişe ama maalesef muhalefet etmişti ) e-bebekte karar kıldık. Gerçi başka bebek kuaförü var mı onu da bilmiyorum ama.








Minnoşlar çok ama çok keyiflendiler. Gerçekten e-bebeği bu konuda çok iyi buldum. Üzerindeki düğmelere basınca sesler çıkaran, müzik çalan bir oyuncak arabayı yükseltmişler, çocuğu içine oturtuyorlar. Çocuk düğmelere, arabanın orasına burasına basmaya çalışırken berber işini bitiriveriyor. Bir kaç tane de oyuncak koymuşlar, bizim evdeki oyuncaklardan farklı olduğu için ilgilerini çekti ve dikkatleri hep oyuncaklardaydı, berberin ne yaptığı ile ilgilenmediler bile. Sonuç gerçekten muhteşem. Böylece kesim sırasında ağlama krizleri geçirmekten, kendimizce sabitlediğimizi düşündüğümüz veletin kendini değilse bile kafasını ordan oraya atması esnasında berberin makasının yanlış bir yere gelebileceği endişesi içinde kıvranmaktan, işlem sonrası evin her tarafından günlerce saç toplamaktan da kurtulmuş olduk.
Kaç gündür evde bu saç kesme muhabbeti devam ediyor. "Oğlum kim kesti senin saçlarını ?" = "Abi"