Bu Blogda Ara

28 Aralık 2010 Salı

7.AY



Artık 7 aylığız ( düzeltilmiş 5 aylık )
24 Aralık günü yani üç gün önce Yiğit ilk defa döndü. Resimdeki benim bluzum.Üzerimi değiştirirken bir de baktım yatağın üstüne bıraktığım bluzumu almış yüzüne kapatmış. Sonra bluza sarılarak birden yüzüstü döndü ve uykuya daldı. O kadar tatlıydı ki bir süre ona sarılıp kokusunu içime çekerek yanında uzandım bende.   



Bu hınzır gülüşlü keretaya ne demeli ? Aslında Yiğit' den çok önce dönmeye başlamıştı ama kaydını tutmamışım maalesef. Zaten bir kaç kez yaptıktan sonra bıraktı dönmüyor ne zamandır.
 
Alper, kıyafetlerini çıkarmaya başlayınca kıkır kıkır gülmeye başlıyor.
Nenedent florürsüz diş macunu aldık içinden parmak fırçası çıkıyor ilk dişimizin çıkmasından itibaren kullanacağız. Neden florürsüz soruma netten bulduğum cevaba göre birçok diş macununda kullanılan florür musluk suyundaki klorla birleşince kanserojen bir maddenin oluşmasına neden oluyormuş. Ayrıca şurada da aynen şöyle yazıyor :
Florür vücut için gerekli bir elementtir. Ancak gereğinden fazla alındığında dişlerin rengini değiştirir ve dental florosis'e (dişlerin üzerinde beyaz noktalar veya siyah çizgiler oluşumu) neden olduğu bilinir. Araştırmalar sonucu yayınlanan görüşlerden toksikolojik açıdan, florürün, kurşundan daha zehirli olduğu söylenebilmektedir. Florür alımının %50'si böbreklerde temizlenir ve böylece böbreklerin rahatsızlanması mümkündür. Avrupa'da suya florür eklenmesi durdurulmuştur. Pek çok enstitütü suya florürün katılmasının diş çürümesini önlemekte sanıldığı kadar etkin bir bileşen olmadığını belirtmektedir ve diş çürümesini önlemekte gereksiz bir hamle olarak görülmektedir. Zaten fazlasıyla florüre maruz kaldığından en azından sabah akşam kullanılan diş bakım ürünlerini florürsüz seçmek kesinlikle doğrudur.
Bu demek oluyor ki artık kendimiz için de florürsüz diş macunu almak şart oldu. 
Biz de şu sıralar nuby diş kaşıyıcı kullanıyoruz çok işe yarıyor.


Ek gıda menümüzde değişiklik yok. Aslında yumurta ilave edecektim ama tedbiren (malum prematüreler ve alerjik gıdalar çoğu) eski menüye devam. Sadece çorbalara dana etinden çekilmiş kıyma ve tavuk göğüs eti koymaya başlayacağız. Anne sütünün besin değeri 6. aydan sonra % 50 azaldığından ek gıdalara ağırlık vereceğiz, aralarda anne sütüne devam. Ek gıdalar mutlaka mama sandalyesinde yedirilecek. Bu ay mama sandalyesinin üzerine muz püresi koyacağız, elleri ile yemelerine izin vereceğiz. Beslenme filesi aldık. Minnoşlarımın ellerine kaşık iki kulplu suluk veriyoruz. Aynı anda biz de yemek yiyoruz. Mama sandalyelerini yemek masamıza çekiyoruz.Taklit edecekleri için yemek yemeye daha çabuk alışırlarmış çünkü.
Davul, tef aldık.

http://www.kidcentrum.com/images_buyuk/f3/Mini-Drum-King-Muzikli-Davul-_5203_1.jpg







Aktivite merkezi / istasyonu alacağız.
Fisher-price masalcı tırtılını alacağız, kitap sayfası çevirmesini öğrensinler diye. Kumanda ve ev telefonuna ilgi duyarlar, oyuncaklarına ilgi göstermezler gerçeğini isterler. Naylonla kaplayıp pillerini çıkararak ellerine verebilirmişiz. Biberon emziklerinde 2 numaraya geçeceğiz artık. 
Kahvaltıyı adaçayı veya ıhlamurla ıslatabilir miyim diye düşünüyordum ama adaçayı alerjikmiş kullanılmamalıymış ıhlamur da kalorisiz olduğundan gereksizmiş. Anne sütü veya mama kalorili olduğu için tercih ediliyor. Zaten bitki çaylarının sürekli kullanımını önermiyorlarmış. Hastalıklarda 3-4 gün ıhlamur kullanabiliriz sadece. Bebeklerin yüzlerini silmek için kozmetik önerilmiyor sadece suyla sileceğiz. 


22 Aralık 2010 Çarşamba

Pamuk prens Sarp için haydi kermese

Pamuk prens Sarp, şu güzelliğe, şu masumluğa, şu tatlılığa bakar mısınız. Hepimizin bebekleri güzel, masum, tatlı. Ama Sarp bu güzelliğe, masumluğa, tatlılığa hiç mi hiç yakışmayan bir hastalıkla mücadele ediyor. O kadar minik  ama bir o kadar da güçlü bir bebek Sarp. Sarp'ın hikayesi ni mutlaka okuyun.
Bu hastalığı yenecek ben inanıyorum. Siz de inanın, hepimiz inanalım ve bir pozitif enerji rüzgarı yaratalım hep birlikte Sarp için, ailesi için. Ve inancın da ötesine geçelim ve somut bir şeyler yapalım bu adı gibi zor yollardan geçen minnoş için. Aşağıdaki etkinliğe katılalım, bir yürek olalım. Haydi kermese...
 
Davetiye ücreti 5 Tl’dir.
Ücretin yatıralacağı hesap bilgileri : 
IBAN TR29 0004 6003 5688 8000 0603 88
 
Hesap Sahibi: Öznur Öztürk
Banka Adı: Akbank
Şube: Kızılay Şubesi (Şube no: 356)
Hesap No: 60388
 
 

19 Aralık 2010 Pazar

KÜTÜPHANEM

SEVGİYLE BÜYÜ PREMATÜRE BEBEK - PROF.DR. İPEK AKMAN
Prematüre bebekler organ gelişimlerini tamamlayamadan erkenden dünyaya geldikleri için uzun süre özel bir bakım almaları gerekiyor. “Sevgiyle Büyü Prematüre Bebek” bu zorlu süreci yaşayan anne babalara bilgi sunarak, bebekleri yoğun bakımdayken olan biteni anlamalarını kolaylaştıracak ve onların sağlık ekibinin bir parçası olabilmelerini sağlayacak.
Minnoşlarımın küvez döneminde neler olup bittiğini anlayabilmek için o kadar çok araştırıp okudum ki bu kitabı elime aldığımda içindekileri zaten biliyordum. Ama prematürelikle ilgili hiç bilgisi olmayanlar için tavsiye edebilirim.

 SABIRSIZ BEBEĞİMİN SEYİR DEFTERİ-NÜKHET DEMİRAY
Çok sık kullandığım bir deyiş var : Damdan düşenin halinden damdan düşen anlar.
Bu kitap, erken doğan bebekler konusunda bir aile tarafından yapılan ilk çalışma. Minik Caner'in annesi Nükhet Demiray hamilelik sürecini, bebeğin erken doğumunu, doğum sonrasında yaşadıklarını, umut dolu ve umutsuz anılarını, doğrularını-yanlışlarını ve zaman içinde edindikleri deneyimleri diğer anne babalarla ve tüm okuyucularla paylaşmayı hedefliyor.
Konusunda uzman doktorlar tarafından kontrol edilen ve bu doktorların görüşlerine de yer veren kitap, konuya ilişkin kaynak bulmakta sıkıntı çeken herkes için yararlı olcak, özellkle prematüre bebek anne babalarına yol gösterecektir.

İKİZ AYNASI - NUR BİLGİNOĞLU ANAÇ 


Yine bir tecrübe kitabı. Yaşanmışlıkları okumak her zaman daha çekici geliyor bana.

Arka kapak :
Bir gün ikizlerim oldu ve tüm hayatım değişti...

Ben de "Eğer hayat size ikizler veriyorsa, ikizler üzerine kitap yazın' sloganını benimseyip, kızlarımla çıktığım yolculuğu paylaşmaya karar verdim.

Taze ikiz anneleri aklına gelen sorulara cevap bulabilsin, kendilerini neyin beklediğini bilsin istedim.

Çifte mucizem Neva ve Merva'yla paylaştıklarımızı hamilelik ve yeni annenin en deneyimsiz olduğu ilk yılı kapsayacak şekilde anlattım.

İkiz gebelik istatistikleri, ikiz gebeliğin ne olduğunun detayları, çoğul gebeliklerdeki riskler, hamilelik ve doğumla ilgili akla gelebilecek sorulara yanıtlar; doğum sonrası içinse emzirme yöntemlerinden tutun, pratik ve besleyici tarifler dahası ilk sene ve sonrası için kaçınılmaz olan partiler için birçok süsleme fikrinin yanı sıra hem göze, hem de mideye hitap eden parti yiyecek tarifleri kitapta bulunabilecekler arasında.

Bu kitapta kafanızdaki soruların bir kısmına cevap bulacaksınız, bazı endişelerinizi gidereceksiniz, bazen gülümseyecek, bazense okudukça endişeleneceksiniz!

İk

SİZE LOTO VURDU - NİL KESKİN KELEŞ 
İkiz hamileliği ve sonrası ile ilgili bir tecrübe kitabı daha.
Arka kapak :
İkiz ebeveynliği hamile kalındığı öğrenildiği andan itibaren tüm doğum ve gelişim süresince pek çok duyguyu birlikte yaşatır size... Mutluluk, heyecan, endişe, korku, panik... Yine beraberinde pek çok soruyu da getirir. Nasıl? Zor mu? Ne gerekiyor? Tecrübeli ebeveynler arar gözler... Anlamak, anlatmak ve en önemlisi tavsiyeleri duymak ister çoğu zaman insan. İşte bu kitap tam da bu duyguların ve soruların cevaplarını kapsıyor sizin için. Sorduğunuz ve sormadığınız tüm soruların ve duyguların aynasını bu kitapların satırları arasında bir fiil yaşayarak tecrübe etmiş bir ikiz annesinin ağzından bulacaksınız... Bu kitap tecrübeyi ve bilimsel tarafı araştırarak harmanladığı için bir tam bir başucu kitabınız olacak
BEBEK BAKIM SORUNLARINA MUCİZEVİ ÇÖZÜMLER - TRACY HOGG - MELİNDA BLAU

Bu kitap bir klasik herhalde, okumayan var mı ? Aslında bu kitap başlıbaşına bir post konusu.
Ben tamamını bitirmedim, dönemsel okuyorum. Yazılanların hepsine uyabiliyor muyum ? HAYIR
Ama zaten ben kitaba göre çocuk yetiştirilebileceğine inanmıyorum. Kitap kurdu olduğum için önüme çıkan herşeyi okuyorum ve bana ve minnoşlarıma uygun olan şeyleri uygulamaya çalışıyorum.
Arka kapak :
Geceleri deliksiz uyuyan, gündüzleri iştahla yemeğini yiyen, kendi başına sıkılmadan oyun oynayabilen, ne zaman ne istediğini anlayabildiğiniz bir bebek büyütmek... Kulağa erişilmesi güç bir hayal gibi geliyor değil mi? Tracy Hogg'un yardımıyla bu hayali gerçeğe dönüştürebilirsiniz.
Şimdiye kadar bebeklerin aslında bir dilleri olduğunu fark etmiş miydiniz hiç? Siz fark etmediyseniz kısacık hayatında binlerce bebeğe fısıldayan kadın Tracy Hogg bunu sizin için yaptı.
Tüm bebeklerin aslında her şeyin farkında olduğunu ve dünyaya gelir gelmez minik patron koltuğuna oturduklarını keşfeden yazar bu eşsiz kaynağında anne babalara bilinçli bir eğitimin kapısını açıyor. Patron koltuğunu bebeklere kaptırmamanın yollarını sabırlı deneyimleriyle anne babalara anlatıyor.
Doğumdan üç yaşına kadar geçen süreçte beslenme, uyku alışkanlıkları, tuvalet eğitimi, duygu ve davranış sorunlarına kalıcı, akılcı ve uzlaşmacı çözüm yolları sunan bu kitap, anne ve babalara bebekleriyle birlikte bir kez daha büyüme ve hayattan keyif alma şansı tanıyor.

KÜTÜPHANEM

Mışıl Mışıl Uyuyan İkizler Mutlu Aileler - Dr. Marc Weissbluth
Şu anda öncelikli sorunumuz uyku olduğu için bu kitabı okuyorum. Akıcı bir dili var. Tavsiye ederim. Şimdiye kadar okuduğum bölümden yanlış yaptığım birşeyi farkettim. Son zamanlarda geceleri daha çok uyusunlar diye gündüz zorla uyanık tutmaya çalışıyordum oğluşlarımı. Meğer hata ediyormuşum. Uyku uykunun mayasıymış. Uyku işaretlerine dikkat etmek ve gece gündüz zamanında uykuya geçişlerini sağlamak gerekiyormuş.Aksi takdirde uykusuzluktan lüzumsuz bir enerji yaratıp onları sakinleştiremezmişiz.
Arka kapaktan :
Çocukların gündüz ve gece uykuları konusunda ABD'nin en güvenilir uzmanlarından birisi olan Dr. Marc Weissbluth, ikizlerin uyku eğitimi üzerine yeni bir kitap yazdı. Böylece, anne ve baba da dahil olmak üzere herkes dinlenmiş ve mutlu olabilecek.
İkizleri olanların ve daha çok çocuğa bir kerede sahip olanların bir yandan mutluluğu artarken, öte yandan uykusuzlukları da artar. Sağlıklı Uyku Alışkanlıkları ve Mutlu İkizler kitabıyla, sevilen çocuk doktoru ve ünlü uyku otoritesi Dr. Marc Weissbluth, ebeveynlere, denenmiş, işe yarayan uyku eğitim yöntemlerini açıklıyor. Böylece, yorgun ebeveynlere bebeklerinin nasıl kendi başlarına uyuyabilecekleri, uykularını sürdürebilecekleri, düzenli uyuyabilecekleri öğretiliyor. İyi bir uyuma düzeni için gereken bu aşamalı yöntem, ikizlerin doğal uyuma döngülerinde, sağlıklı alışkanlıkların oluşturulmasını da sağlıyor.
İkizlerin uyku eğitiminin kendine has sorunları vardır. Bu değerli kitabı okuyarak, yalnızca bebeklerinizin gece boyu rahat uyumasına katkıda bulunmayacak, aynı zamanda dinlenmiş ve sağlıklı olmalarını sağlayarak, birden fazla çocuk sahibi olmanın zevkine daha iyi varabileceksiniz.

MODERN BEBEK BAKIMI - DR. ERHAN ATEŞ
MODERN BEBEK BAKIMI
Bakımdan beslenmeye, uykudan büyüme yüzdelerine, gelişim takibinden aşılara kadar birçok merak ettiğiniz şeyi elinizin altındaki bu kitapta bulabilirsiniz. Benim hep elimin altında.
Kitabın içerdiği bazı başlıklar şöyle:
- Doğum anında ve hastane ortamında bilmek isteyeceğiniz özellikleri kapsayan “Hastanede İlk Günler”
- Bebeğin eve gelişi ile yaşanacak telaşlı ilk günlerde sizlere yadımcı olacak bilgileri içeren “Evde İlk Günler”
- Anne sütünün bir mucize olduğunu sizlere anlatan “Anne Sütü”
- Bebeğin ilk 3 ay içerisinde nasıl takip edileceğini sizlere anlatan “İlk Üç Ay”
- Bebeğin büyüme hızının nasıl takip edildiğini anlatan “Büyüme Yüzdeleri”
- Bebeğin gelişiminin nasıl takip edileceğini  anlatan “Gelişim Takibi”
- Bebeğe ilk 1 yıl içerisinde uygulanacak aşıları tüm detayları ile anlatan “Aşılar”
- Bebeğin ikinci 3 aylık dönemini anlatan “Dördüncü, Beşinci Ve Altıncı Aylar”
- Bebeğin 3. 3 aylık dönemini anlatan “Yedinci, Sekizinci Ve Dokuzuncu Aylar”
- Bebek beslenmesi ile ilgili öğrenmek isteyeceğiniz detayları vurgulayan “Besin Dünyası”
- Bebeği olan herkesi ilgilendiren “Kusma-İshal-Kabızlık”
- Bebeğin son 3 aylık dönemini anlatan “Onuncu, Onbirinci Ve Onikinci Aylar”
- “Bebeğin Ve Annenin İhtiyaç Duyabileceği Ürünler”
- Sünnet
- “Aciller”


BEBEK JİMNASTİĞİ - BARBARA ZUKUNFT-HUBER
Arka Kapak Yazısı
Bebeğiniz için sağlıklı bir jimnastik programı. Güle oynaya yaptıracağınız egzersizler yavurnuzun kaslarını güçlendirir ve doğal hareketliliğini arttırır.
Belirli gelişme dönemlerinde bebeğin hareket sisteminin normal olup olmadığını anlamanıza yardımcı olmak için ipuçlarını dikkatle okuyun.
Hangi hareketin nasıl yapılacağı ayrıntılı olarak açıklanmıştır; 120 fotoğraf ve çizimle her tutuş somut olarak gösterilmiştir
Yayınevi web sitesinden - Açıklama
Çocukların fiziksel gelişimini koruma altına almak ve ilerletmek isteyen ebeveynlerin başvuru kaynağı
Bebeğinin sağlıklı, güçlü ve hareketli olmasını hangi anne baba istemez ki? artık Bebek Jimnastiğindeki egzersizlerle, bebeğinizin kaslarını güçlendirerek doğal hareketliliğini arttırabilirsiniz. Egsersizleri uygularken hem siz hem de bebeğiniz çok eğleneceksiniz!
Bebeğinizin hareket sistemi normal mi? Onu hangi pozisyonda taşımalı, hangi pozisyonda yatırmalısınız? Oturtmaya kaç aylıkken başlamalısınız? Bebek araç gereçlerini nasıl kullanmalısınız? Bebek Jinmastiği size, çocuğunuzun doğru kmik ve kas gelişimi için bilmeniz gerekenleri sunuyor.
Bu kitaptan öğrendiklerinizle, bebeğinizin bedensel gelişiminin yanında zihinsel gelişiminin de hız kazandığını göreceksiniz. Çocuğunuz artık daha sağlıklı ve daha zinde olacak.
ÇOCUĞUNUZUN İLK 6 YILI - PROR.DR. HALUK YAVUZER
Başucu kitaplarımdan biri. Doğumdan itibaren önce ay ay, sonra yıl yıl sırasıyla gelişim özellikleri, eden duruşu ve motor becerileri, algısal becerileri, sosyal becerileri ve oyun, dil gelişimi, bilişsel gelişim başlıkları altında anlatılmış. Ayrıca her dönem için bu gelişimlere nasıl yardımcı olunabilir başlığı altında tavsiyeler var. Şiddetle tavsiye ediyorum.
Tanıtım yazısı :
Araştırmalar, çocukluk yıllarında kazanılan davranışların yetişkinlikte, bireyin kişilik yapısını, tavırlarını, alışkanlıklarını, inançlarını ve değer yargılarını büyük ölçüde biçimlendirdiğini ortaya koymaktadır.
Bu nedenle, bebeklik yıllarından başlayarak bireyin desteklenmeye, önkoşulsuz kabul, ilgi ve saygı görmeye, paylaşmayı öğrenmeye ve bilgiyi özümsemeye gereksinimi vardır.
İşte bu kitap, erken gelişim yıllarının önemi nedeniyle hem bu dönemdeki gelişim özelliklerini, hem de olması gereken uyarıcı ve sevecen yakın çevre koşullarını ama-babalara anlatmayı amaçlamaktadır.
ANNE OLMAK - PROF.DR. HALUK YAVUZER
Tanıtım yazısı :
Prof. Dr. Haluk Yavuzer, bu kez anne-babaların mutlu ve doyumlu çocuklar yetiştirmelerine yardımcı olmak amacıyla, özgün vaka örneklerini temel alarak, anneliğin önemini ele alıyor.
Çocuğumuzda "mutlak itaat" yerine "olumlu insan ilişkileri"nin, "bağımsızlığın" kazanılması gereken özellik olduğunu düşünen, okuyan bilinçli anne modeli günümüzde artık giderek yaygınlaşıyor. Buna bağlı olarak, geleneksel çocuk yetiştirme yöntemi yerine, "çağdaş pedagojik yöntem" araştıran aydın anne sayısının her geçen gün arttığını da gözlemliyoruz.
Prof. Yavuzer bu kitapta, "anne"deki bu gelişim ve değişimin, gelecek kuşaklarımızın sorgulayan ve araştıran bireyler olarak yetişmesinde önemli bir rolü olacağını belirtiyor.

ÇOCUK SAĞLIĞI REHBERİ - PROF.DR.MURAT TUNCER
Arka kapak yazısı :
Siz ne yaparsanız yapın, sonunda geldiğiniz yere baktığınızda hiç de iyi bir anne ve baba olamadığınızı göreceksiniz. Her zaman daha iyi yapabilirdim dediğiniz bir şey mutlaka bulacaksınız. Sakın üzülmeyin. Çok daha önemlisi, çocuklarınızın gözünde nasıl birer anne ve baba olduğunuzdur. Çünkü bu, nesilden nesile sonsuza kadar yaşayacak olan hatıranızı oluşturacaktır. Kendi gözünüzde ne kadar başarısız bir anne ve baba olursanız olun, eğer çocuklarınızın gözünde mükemmel ve yerine konulamaz birer anne ve baba olmak istiyorsanız, bunu yapabilmek için elinizde sihirli bir anahtar var:
Çocuklarınıza karşı samimi ve içten bir sevgi...
Kendisi de ikiz babası olan Murat Hoca' nın bu kitabı da başucu kitaplarımızdan biri. Kapak yazısı ne kadar samimi değil mi? Murat Hoca http://www.suvak.org.tr'/ dan da sorularınızı yanıtlıyor. Kendim zaman zaman soru sorduğum gibi, cevaplanmış soruları da takip ediyorum. Yine de bir ikiz babası olarak özellikle ikiz bebeklere yönelik bir kitap çıkarmasını isterdim. 

ÇOK MU ŞEY İSTİYORUM ?

İşte herşey bu kareyle başladı. Küvez ziyaretlerimizin birinde, Pınar Hemşire ' Hadi bakalım bugün siz besleyeceksiniz ' dedi ve biberonu elimize tutuşturdu. Ve o gün bugündür o biberon elimizde.   
Herkes kendinde olmayana özlem duyar, kendinde olmayanı istermiş ya, bendeki durumlar da böyle. Biliyorum durumuma şükretmem lazım, bebeğine hiç sütünü verememiş nice anne varken belki de nankörlük yapıyorum, buldum da bunuyorum ama ne yapayım bu bir ukte olarak içimde kalacak herhalde. Bebeklerini dakikalarca hatta saatlerce emziren annelere imreniyorum. Bebeğim beni emzik olarak kullanıyor diye isyan edenlere hayret ediyorum durumlarının kıymetlerini bilmiyorlar diye.  
Tamam, bu kadar zamandır minnoşlarıma sadece anne sütü verebildim ve ek gıdalara geçmiş olmakla birlikte hala da verebiliyorum ( Maşallah diyelim Allah nazarlardan korusun ) Ama biberonla değil, kaynağından vermek istiyorum.
Tamam bizim de aramızda aşk var oğluşlarımla. Ama emzirirken yaşanan aşk çok farklı sanki, bunu 7 ayda ( 210 gün ) yaşadığım en uzunu 20 dakika, genellikle sadece ve sadece 5 dakika sürmüş toplasan 100 emzirmede az da olsa, ucundan kıyısından da olsa tattım sanıyorum ve işte tam da o duyguyu istiyorum.
Oğluşlarımın emerken sukunet ve mutlulukla gözlerimin içine bakmasını istiyorum.
Minicik parmaklarıyla bir taraftan emerken diğer taraftan tenime, yüzüme dokunmalarını istiyorum.
Mekanik bir ses eşliğinde değil, minnoşlarımın tatlı mırıltıları eşliğinde süt vermek istiyorum. O makinadan, her sağmadan sonraki sterilizasyon işinden kurtulmak istiyorum.
Ne dersiniz, nankör müyüm ? sadece emzirmek istiyorum çok mu şey istiyorum?

14 Aralık 2010 Salı

AÇIM AÇ

 Neymiş, kitap kurduymuş da kitap okuyacakmış. Esasen ( bu kelimeyi de annemden öğrendim dilekçelerinde kullanıyormuş. Kullanayım ben de şurada dedim pek fiyakalı oldu ) tüm derdi bulduğunu ağzına atmak şu Alper efendinin. Başta reklamını yaptı, sonra da gerçek yüzünü gösterdi işte.Dur ben de şunun kolunu ısırayım.

 Amaaan ısıramadım ya, hareket edip duruyor. Tabi hareketsiz kitabı annem de ağzına atar. Gel de bu sürekli hareket eden kolu yakala.

En iyisi ben şu Alper' in koca kafasını ağzıma alayım.Hazır üzerime yatmışken şöyle...

KİTAP KURDU

Okumalıyım okumalıyım annemi kitap okuma konusunda geçmem lazım.

 Hıımmm güzel resimler varmış burda, şunları bir ezberleyeyim de annemi şaşırtayım !


Amaaannn yemişim okumayı, daha bu yaştan insan kitaplara boğulur mu ? El insaf be anne, oyuncak alsana bana. Ben en iyisi şunun tadına bakayım.:))

9 Aralık 2010 Perşembe

EN ÇOK KULLANDIKLARIM 2

MOTHERCARE ALT AÇMA MİNDERİ
Benimki bu değil ama bunun farklı renk ve desende olanı. Kumaş olanlarda çok şirin modeller vardı ama açıkçası silinebilir olması sebebiyle bunu tercih ettim ve çok memnun kaldım.Minnoşlar defalarca üzerinde kaka ve çiş denemeleri yaptılar. Kumaş olsa yıka kurumasını bekle bir sürü iş. Bunu siliyorsun hatta yıkıyorsun anında kuruyor.
TCHİBO KOLLU ÖNLÜK
Kesinlikle tek geçerim. Dışı kumaş, içi naylon gibi. Kollu olması en büyük avantajı.

5 Aralık 2010 Pazar

TEK ELDEN BAKIM

Sabiha Paktuna KESKİN' i tanımayan yoktur herhalde. Bu aralar onun Anne İş' te kitabını okuyorum. Ve takıldım işte.
Neymiş : çocuğun bakıma muhtaç olduğu kritik yaşlarda, özellikle ilk üç yılında, ona bakan yüzün sürekliliği önemliymiş, çocuğun temel ihtiyaçlarını karşılayan yüz tek olmalı ve sürekliliği korunmalıymış, temel gereksinimleri sağlayanın değişmezliği, çocuğun iç dünyasında güvenli, emin bir zemin hazırlarmış.
Gel de önce ikiz annesi olarak sonra da çalışan bir anne olarak bu söylemlere uy.
Gerçekten iki bebeğin işini aynı anda tek başına yapabilme kabiliyeti olan var mı ? İkizlerini aynı anda banyo yaptıran, aynı anda uyutan, aynı anda besleyen, aynı anda altlarını alan...EE nerde kaldı bebeğe bakan tek yüz ? Hayır minnoşların temel ihtiyaçlarını sırayla gidermeye kalksam karşılarında tek yüz olma şansım var ama sorarım size ey dostlar bünyesi bunu kaldırabilen bir babayiğit var mı aranızda ? Şahsen benim bünyeyi aşar bu, zira, 24 saat bırakın uyumayı, dinlenmeyi, yemek yemeyi insanın kendisi için bir saniyesi kalmaz.
Öte yandan Ocak itibariyle işe dönüyorum. Bir bakıcımız var şu anda ama ikiz bakımı zor ve meşakkatli bir iş olduğundan annem ve kayınvalidem dönüşümlü bizimleler. E gel de şimdi minnoşların karşısına tek yüz çıkar. Anneanne ve babaanne artık yaşları itibariyle daha çabuk yoruldukları, sağlık sorunlarıyla mücadele ettikleri ve ayrı bir hayatları olduğu ( eşin istekleri, kendi evlerinin düzeni, kendi hayatları vs ) için sadece birini devamlı olarak yanımızda alıkoymamız mümkün değil.  
Tabi ki gönül o tek yüz sadece ve sadece annelerinin yüzü olsun istiyor ama istekler olanaklarla sınırlı maalesef.
Allaha çok şükür bakıcımızdan memnunuz ama bu memnuniyet kendisi ile kaydı hayat şartıyla sözleşme yaptık anlamına gelmiyor. Dünyanın binbir türlü hali var. Yani onun sürekliliğinin de garantisi yok. 
Ama durun durun, Sayın KESKİN tam da bu aile büyüklü bakıcı sorunsalı hakkında da birşeyler söylemiş, der ki :
Eğer aile yakınının gözetiminde bakıcıya teslim ediyorsanız bebeği, bebeğin temel ihtiyaçlarının hep aynı kişi tarafından yapılması, diğerinin temel ihtiyacı karşılayana yardımcı olması gerekirmiş. Yani eğer bebeğe bakan aile büyüğü onun altını alabilecek, besleyecek ve uyutabilecek güçte ise bu ihtiyaçları bizzat üstlenmeli, bakıcı da ona diğer işlerde yardımcı olmalıymış. Yok, aile büyüğü yaşı veya sağlık durumu nedeniyle bebeğin temel ihtiyaçlarını karşılayamayacak durumda ise temel ihtiyaçlar bakıcı tarafından karşılanırken aile büyüğü ona göz kulak olmalıymış.
Şimdi bunu bizim eve uyarlayalım:
Aile büyüğü minnoşlara baksın, bakıcı ayak işlerini yapsın diyeceğim, bizde aile büyüğü anneanne ve babaanne olmak üzere iki tane. Yani, temel ihtiyacı karşılayan tek yüz değil, iki yüz. Birinden birini evde daimi kılma şansımız ise yok ( yukarıda bahsettiğim sağlık sorunları, kendi ev düzenleri vs. sebebiyle )
Bakıcı minnoşlara baksın, aile büyükleri bakıcıya baksın alternatifi ise hiç düşünülemeyecek bir seçenek. Torun sevgisiyle yaşayan, özlem duyan anneanne ve babaanneye gel de anlat Sabiha Hanım bunu bunu diyor, siz minnoşların ihtiyaçları ile ilgilenmeyeceksiniz, sadece sevin minikleri, işleri bakıcı yapacak, işine karışmayın, uyutmaya, beslemeye çalışmayın,altlarını bile almanız yasak, oturun oturduğunuz yerde... Valla iki dünür bir olur beni de Sabiha Hanımı da tefe kor çalarlar o kadar diyeyim yani.
Netice itibariyle şu anda bizim minnoşlara bırakın tek yüzü, 5 çift göz bakıyor. ( 5. çift göz babamızın, onu da unutmamak lazım ) Ne yapalım fazla mal göz çıkarmaz öyle değil mi ?  :))
Demek ki neymiş : bu kitabın da sadece kendimize uyan bölümleri dikkate alınacakmış.